Kâbe’nin Anahtarı Neden Seybe Ailesinde?
Hiç düşündünüz mü; dünyanın kalbi olan Kâbe’nin anahtarı kimde ve neden yüzyıllardır aynı ailede?
Bu onurlu görev, Kureyş kabilesinin bir kolu olan Seybe (Şeybe) ailesine aittir.
İslam’dan çok önce bile, bu aile Kâbe’nin kapısını açma, örtüsünü değiştirme ve bakımını yapma gibi görevleri yürütmekteydi.

Mekke’nin Fethi Günü Ne Oldu?
O sırada Kâbe’nin anahtarı, henüz Müslüman olmayan Osman bin Talha’nın elindeydi.
Anahtar ondan alındı. Tam bu sırada şu ayet nazil oldu:
“Allah size emanetleri ehline vermenizi emreder…”
(Nisâ Suresi, 4:58)
Bu ayet üzerine Peygamber Efendimiz (s.a.v), anahtarı tekrar Osman bin Talha’ya verdi ve şöyle buyurdu:
“Ey Osman! Bu anahtar kıyamete kadar sende ve soyunda kalacak. Bu emaneti ancak zalim biri elinden alır.”

Mekke fethedilmiş, güç Allah Resûlü’nde…
Osman ise o an hâlâ müşrik. Ama görev ona “ehil olduğu için” iade ediliyor.
İşte bu, İslam’ın adaletini, liyakat anlayışını ve emanete sadakatini en güçlü şekilde gösteren sahnelerden biridir.

Bugün Bile…
Günümüzde bile Kâbe’nin anahtarı, Seybe ailesinin soyundan gelenlerde.
Her açılışta, bu anahtar sadece onlar tarafından taşınıyor.
Çünkü bu sadece bir “demir parçası” değil, ilahi bir emanet.
Kâbe’ye hizmet etmek; şereflerin en büyüğü, emanetlerin en kutsalıdır.
Ve bu emanet hâlâ, Resûlullah’ın sözüyle kıyamete kadar aynı ailede.

Bu olay sizce İslam’da adalet ve ehliyetin en güzel örneklerinden biri değil mi?
Yorumlarınızı bekliyorum.
